Başlangıçta, sadece DİNLEYECEK ve TEKRAR edeceksiniz. Başlıca sözcük gruplarının nasıl okunduğunu ezberleyeceksin,ve diğerleri için kaydederken bu sözcük gruplarını tekrar edeceksin.

Bu aşamada, ne söylediğini ve sözcük gruplarının ne anlama geldiğini çoğunlukla anlamayacaksın. Ama hey, aslında gerçekten de dili konuşuyorsun, ve mesaj karşıya gidiyor.

Genişlet ▼

“Aynı kelimeleri farklı insalarla tekrar ve tekrar konuştuktan bir süre sonra,söylemek istediğin şeyi nasıl söyleyeceğini ve ne zaman söyleyeceğini o sözcükler için Kelimekitabına ihtiyaç duymadan nasıl söyleyeceğini hatırlayacaksin.”

Şimdi gerçek hayatta biriyle tanıştığında yabancı dillerde bir kaç kelime söyleyeme hazırsın, kendini tanıtmak için merhaba demek gibi. Artık anında tanıştığınız yabancı biri ile ‘buzları kırabilirsiniz’.

Genişlet ▼

Kelime Listesi fonkisyonunu kullanarak cümleleri düzenlemeyi deneyimlemeye başladığınızda, bazı anahtar kelimeleri kapıcak ve söyleyeceğiniz kelime sayısını nasıl söyleyeceğinizi hızlıca katlayacaksınız, ve yavaşça dil yeteneğinize güven oluşturacaksınız.

“I love to eat pizza.”
“I love to eat ice cream.”
etc.

Bu söylemek istediğiniz şeylere farklılık ve renk katıcak,ayrıca ifade etmeyi istediğiniz konuda daha kesin olacaksınız.

“I’m very hungry.”
“I’m quite hungry.”
“I’m a little hungry.”

Genişlet ▼

Kelime listeleri kullanmaya devam ettikçe, sadece kelime dağarcığınızı genişletmeyecek, ama aynı zamanda kelime yapısını ve hangi kelimelerin ne anlama geldiğini daha iyi anlayabileceksiniz.

Gerçek çevirilere dikkat ederek,hangi bölümün ne anlama geldiğini tam olarak anlayacaksınız. Bu anlayış büyüdükçe, daha önce öğrendiğiniz cümlelerin farklı bölümlerini birleştirerek yepyeni ifadeleri kendi kendinize inşa etmeniz mümkün olacak.

“My father is an accountant.”
“I love you.”
→ “I love my father.”

Ayrıca, konuşma kalıplarını ve ifadelerin genellikle nasıl yapılandırıldığını fark etmeye başlayacaksınız. Örneğin Japonca öğreniyorsanız, Star Wars’daki Yoda’nın konuşma biçimine nasıl da benzediğini fark edeceksiniz. Bu farkındalık, doğru cümle yapısını kullanarak yeni cümleler kurmanızda size yardımcı olacaktır.

Genişlet ▼

Dil kılavuzları eğitim tekerlekleri gibidir, bir süre sonra onlara ihtiyacınız olmayacak.

Dil kılavuzundaki bütün ifade ve kelimelere aşina oldukça ve dil anlayışınız geliştikçe, dil kılavuzuna giderek daha az ihtiyaç duyduğunuzu göreceksiniz.

Karşınızdaki kişiler hiç duymadığınız kelimeler kullansalar bile; anlama eksikliğinizi ifade edebilecek, açıklama isteyebilecek ve cevabı anlayabileceksiniz.

Genişlet ▼

Bir dilde yeterli bir konuşmacı oldukça, dilin yazısına da daha fazla dikkat göstermeye başlayacaksınız, özellikle Çince gibi Latin harflerini kullanmayan diller için. Burada, dilin transkripsiyonu (örneğin Çince pinyin, “你好” için “nihao” gibi) çok önemli bir rol oynayacak.

Okuma yeteneğinizi geliştirmek yurt dışına seyahat gibi durumlarda size çok faydalı olacak. Yazabilmek de, sesli iletişimin elverişli olmadığı durumlarda diğer insanlarla iletişim kurmanıza yardım edecek.

Genişlet ▼

Dil öğrenme süreci asla sona ermez! Ne kadar iyi olusanız olun, dil becerilerinizi bir üst seviyeye çıkarmak isterseniz öğrenecek birşeyler mutlaka vardır. Burada mesele sadece, o dilin yerli konuşmacılarıyla sıradan bir sohbet gerçekleştirmek.

Bir dili düzenli olarak kullanmıyorsanız gerçekten de önemli boyutta unutabilirsiniz, bu yüzden dil seviyenizden memnun olsanız bile düzenli olarak başkalarıyla pratik yapmak isteyeceksiniz.

Genişlet ▼